“`html
Refah Partisi ve Doğru Yol Partisi’nin 54. Hükümeti
Refah Partisi (RP) ve Doğru Yol Partisi (DYP) işbirliğiyle kurulan 54. Hükümet, 28 Haziran 1996 tarihinde ülkenin yönetim görevini üstlendi.
Başbakan olarak merhum Necmettin Erbakan’ın, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olarak DYP Genel Başkanı Tansu Çiller’in yer aldığı bu hükümet, “rejimi tehdit ettiği” iddialarıyla yoğun tartışmalara sahne oldu.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Erbakan’ın 24 Ocak 1997’de Kayseri’ye yaptığı ziyarete dair bir uyarıda bulundu. Kimliği belirsiz partili görevlilerin tek tip elbise giyip bere takmaları durumu, Siyasi Partiler Yasası’na aykırı olarak değerlendirildi ve RP Kayseri İl Yönetim Kurulu’nun 30 gün içinde görevden el çektirilmesi istendi.
Ayrıca, “Kapatma davası açılabileceği” de partiye bildirildi.
RP’li Sincan Belediye Başkanı Bekir Yıldız’ın 31 Ocak 1997 tarihinde düzenlediği “Kudüs Gecesi” etkinliğine, İran’ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Rıza Bagheri’nin katılarak yaptığı konuşma ve sergilenen protestolar, “rejim tartışmalarını” daha da derinleştirdi.
Başbakan Erbakan, 1 Şubat 1997 tarihinde gelen tepkilere ve DYP’li bazı bakanların “imza atmayız” yönündeki uyarılarına rağmen, üniversitelerde başörtüsünü serbest bırakan bir kararnameyi Bakanlar Kurulu’nda imzaya sundu.
İleri Sürülen Sorunlar ve Soruşturmalar
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ve Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcılığı, “Kudüs Gecesi”ni düzenleyen Bekir Yıldız hakkında 2 Şubat 1997 tarihinde ayrı ayrı soruşturmalar başlattı. İran Büyükelçisi Bagheri, büyükelçilikte yarattığı tartışmalar nedeniyle 3 Şubat 1997’de Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak protesto edildi.
Bu sırada 28 Şubat süreci, “Sincan’dan tankların geçişi” ile anıldı. 4 Şubat 1997 tarihinde 15 tank ve 20 zırhlı araç, Sincan’dan geçerek tatbikat alanına seyahat etti. Sincan halkı, bu durumu “darbe” olarak değerlendirerek büyük bir şaşkınlık yaşadı.
Koalisyon Ortakları Arasındaki Çatışmalar
Gelişmeler üzerine dönemin İçişleri Bakanı Meral Akşener, tankların geçişiyle aynı gün Bekir Yıldız’ı görevden aldı. Akabinde, DGM’deki sorgulamanın ardından Yıldız, “yasadışı silahlı çeteye yardım ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla gözaltına alındı.
Yaşanan olaylar, dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in de dahil olduğu önemli siyasi tartışmalara neden oldu. Ayrıca, Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, süreçten rahatsızlık duyduğunu Erbakan’a bildirdi ve bu mesele koalisyon ortakları arasında gerginlik yarattı.
Demokrasi İçin Uyarılar
Siyasi gerginlikler, kamuoyuna da yansıdı ve sivil toplum kuruluşlarının kadın temsilcileri tarafından Ankara’da kitlesel bir miting düzenlendi. İran Büyükelçisi Bagheri, artan tepkiler vesilesiyle ülkesiyle geri dönüş yapmak zorunda kaldı.
28 Şubat’tan birkaç gün sonra Cumhurbaşkanı Demirel, İçişleri Bakanlığına yazarak “belediyelerdeki köktenci kadrolaşmanın incelenmesini” istedi. İçişleri Bakanı Akşener, de bu konunun araştırılması için gerekli talimatları verdi.
Erbakan, 21 Şubat 1997’de Demirel ile gerçekleştirdiği görüşme sonrası, “Türkiye’nin rejim sorunu yok.” ifadesinde bulundu. Aynı gün, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir, Washington’da düzenlenen bir etkinlikte “Sincan’da demokrasinin balans ayarı yapıldı.” demeciyle dikkat çekti.
MGK Toplantısı: Kritik Kararlar
Tartışmaların en yoğun olduğu süreçte, Cumhurbşkanlığı’nın 26 Şubat’ta düzenlenen MGK toplantısında Erbakan’a “rejim konusundaki endişeleri” içeren bir mektup gönderdiği öğrenildi. 28 Şubat 1997’de MGK, Cumhurbaşkanı Demirel’in başkanlığında toplandı ve 8 saat 45 dakika süren bu oturum, Türkiye siyasi tarihine önemli bir dönüm noktası olarak geçti.
Toplantıda, Erbakan, Genelkurmay Başkanı Karadayı, Dışişleri Bakanı Çiller ve diğer üst düzey yöneticiler yer aldı. MİT, Dışişleri ve Emniyet Genel Müdürü gibi önemli isimler de hazır bulundu.
Sonuç: 28 Şubat Süreci ve Siyasi Gelişmeler
Toplantının ardından yayımlanan MGK bildirisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti ilkelerine bağlılık vurgusu içeren maddelerle doluydu. MGK’nın aldığı kararların uygulanmaması halinde devletin yürüyemeyeceğine dikkat çekildi.
Erbakan, MGK bildirisinin ardından 1 Mart 1997’de, hükümetten istediği 20 maddelik talepleri dikkate almadı. Tansu Çiller, zaman içerisinde Erbakan’dan başbakanlığı devretmesini talep etti.
Sonuç olarak, 30 Haziran 1997’de 55. Cumhuriyet Hükümeti, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz liderliğinde kuruldu ve böylelikle RP’nin 14 yıllık siyasi yolu sonlandı. 16 Ocak 1998’de Anayasa Mahkemesi, RP’nin kapatılmasına karar verdi ve Erbakan’ın siyasi yaşamı, 22 Şubat 1998’de sona erdi.
“`
More Stories
Elon Musk’tan Polonyalı Bakan’a: Soros kuklası
Sivas’ta yürekleri dağlayan olay! Koluna korkuluk demir saplandı hastaneye demir parçasıyla getirildi
Dervişoğlu: Öcalan’ın bu çağrısını YPG’yi, PYD’yi, PEJAK’ı kapsamayacağını bilmiyor muydunuz?